Son Güncelleme:

23/10/2017 - 15:08

Doç. Dr. Çiğdem Atakuman,
Tarihsel Çevre Değerlerini Araştırma ve Uygulama Merkezi Müdürü,
ODTÜ Müzesi

"Çağdaş bir üniversite, arkasındaki 1800 metre
uzaklıktaki yamaçta onu seyredir gibi duran tarihi Yalıncak
yerleşimini ihmal edebilir mi, onu görmezlikten gelebilir mi?"

-Kemal Kurdaş, ODTÜ Yıllarım, 1998, s. 167

ODTÜ Arkeoloji Müzesi, "ODTÜ Ruhu" olarak tanımladığımız değerler bütününün oluşmasına tanıklık etmiş ve bu ruhu yaşatan en özgün kampüs duraklarından biridir. Kütüphane ve İktisadi-İdari Bilimler Fakültesi arasında konumlanan bina, Behruz Çinici tarafından tasarlanan ilk kampüs binalarındandır. Kemal Kurdaş’ın "ODTÜ Yıllarım" isimli kitabında da ayrıntılarıyla anlattığı gibi, Müze Binası orjinal tasarımda fakültelerden bağımsız bir "sergi bloku" olarak düşünülmüş, ancak kuruluş yıllarında, bina bir süre "kayıt-kabul binası" olarak hizmet vermiş, 1969 yılında ise Kemal Kurdaş’ın vizyon ve desteğiyle, Kültür Bakanlığı denetiminde bir "özel müze" olarak gerçek işlevine kavuşmuş ve günümüze kadar bu işlevini korumuştur.

Müze’yi kelimenin tam anlamıyla özgün kılan ilk özelliği, kampüs alanı içerisinde bulunan ve tarihi en az beşbin yıl öncesine uzanan arkeolojik sit alanlarında bulunan eserlerin, doğrudan Rektörlüğe bağlı olarak kurulan bir arkeoloji müzesinde sergilenmesidir ki, bu anlamda ODTÜ örneğinin, en azından ülkemizde bir benzeri yoktur. Diğer yandan Müze; Türkiye’de kültürel miras bilinci ve arkeoloji disiplinin gelişmesinde tarihsel bir öneme de sahiptir. 1960’lı yıllardan 2000’li yılların ortalarına kadar Üniversitemiz koordinasyonunda başarıyla yürütülen Keban, Aşağı Fırat, Ilısu ve  Karkamış Baraj inşaatları sürecinde sular altında kalacak kültürel mirasın belgelenmesine yönelik kazı ve kurtarma projeleri sırasında Müze; ortak çalışma etiğini yeni bir düzleme taşıyan bir çatı işlevi görmüştür. Bugün, Türkiye arkeolojisini yönlendiren araştırmacılar, henüz öğrencilik yıllarında ODTÜ Müzesi’nde tanık oldukları ortaklaşma ve üretme tecrübesini her fırsatta saygıyla anmaya devam eder. ODTÜ Rektörlüğü de, binanın taşıdığı tarihi önem ve değerin her zaman bilincinde olarak, Müze’yi özgün yerinde korumaya devam etmiştir.

Müze’nin ortaya çıkması ve sergilenen eserlere gelecek olursak; bilindiği gibi, Türkiye Cumhuriyeti kurulduktan sonra Atatürk’ün desteğiyle yapılan ilk resmi kazı Ahlatlıbel’de 1933 yılında, o yıllarda henüz kampüs yokken, Hamit Zübeyr Koşay tarafından başlatılmıştır. Arkeolojiye çok meraklı olan Kemal Kurdaş,  M.Ö 3000-2000 arasına tarihlenen Ahlatlıbel’deki çalışmaların da farkında olarak, kampüs arazisi içinde teftişlerde bulunurken Yalıncak ve Koçumbeli sit alanlarını görür ve kazı çalışmalarının başlatılması için girişimde bulunur. Arkeologlar, Burhan Tezcan ve daha sonra Müze Müdürü olarak görev yapan Sevim Buluç, 1962-1968 yılları arasında hem Yalıncak, hem de Koçumbeli yerleşimlerinde kazılar gerçekleştirirler. Bu kazılarla, Koçumbeli yerleşiminin, Ahlatlıbel ve Çorum-Alacahöyük’le bağlantılı bir İlk Tunç Çağı yerleşimi olduğu, Yalıncak’ın ise tarihi M.Ö. 6. Yüzyıl, Geç Frig Çağı’na uzanan bir yerleşim olduğu ortaya çıkarılır. Bu bulguların, Atatürk Orman Çiftliği ile Bahçelievler arasındaki Frig nekropolünde (yakl. M.Ö. 7. Yüzyıl) saptanabilen 14 tümülüs arasındaki ilişkiyi anlayabilmek için, 1967 yılında ODTÜ’lü araştırmacılar, kampüse yakın olan Büyük Tümülüs, Tümülüs I ve Tümülüs II kazılarına katılırlar. Daha sonra da, 1986-1988 yılları arasında Beştepe-Gençlerbirliği Tümülüsü kazılır.

Günümüzde, Ahlatlıbel’den çıkan malzeme Anadolu Medeniyetleri Müzesi’nde sergilenmektedir. ODTÜ Arkeoloji Müzesi’nde sergilenen Koçumbeli, Yalıncak ve tümülüs bulguları ise Anadolu arkeolojisinin önemli eser gruplarındandır. Koçumbeli, Anadolu coğrafyasında, kentleşme ve işgücü özelleşmesinin ortaya çıktığı bir dönem olan İlk Tunç Çağı’nda kullanılan çanak çömlek, küçük heykelcikler, mühür ve ilk metal işçiliği eserlerinin iyi örneklerini yansıtmaktadır. Tümülüs kazılarının bulguları da, kendi kategorilerinin en iyi metal ve ahşap işçiliği örneklerindendir. Eserlerin tümü, heryıl Türkiye ve dünyanın çeşitli üniversitlerden gelen araştırmacıların çalışmalarına konu olmakta, üniversitemiz öğrencileri eserler üzerinde çeşitli tezler hazırlamaktadırlar. Bu çalışmalarda Müze, ODTÜ Konservasyon laboratuarı, ODTÜ Arkeometri Ana Bilim Dalı, ODTÜ Yerleşim Arkeolojisi Ana Bilim Dalı ve ODTÜ Güzel Sanatlar birimi öğretim üyeleriyle çeşitli işbirlikleri yapılmaktadır. Farklı üniversitelerin eğitim fakülteleri ve müzecilik programları kapsamında Müze’de çalışmalar yapılmaktadır. Çeşitli üniversitelerden 30’dan fazla konuşmacıyla, 10-11 Şubat 2017 tarihinde gerçekleştirdiğimiz "Arkeoloji’de Ritüel ve Toplum" başlıklı sempozyum, Üniversitemizin katkılarıyla, Müze organizasyonunda birçok araştırmacıyı bir araya getirmiştir.

ODTÜ Arkeoloji Müzesi, bir sergileme ve araştırma alanı olmasının yanı sıra, son yıllarda geniş çaplı bir miras bilinci ve sorumluluğu oluşturma platformu olarak faaliyet göstermeyi hedeflemektedir. Bu kapsamda, Müze, üç farklı TÜBİTAK destekli Bilim ve Toplum projesiyle 12 yaş grubu çocuklara ulaşmakta, üniversitemiz tarafından desteklenen projeler ile tanıtım faaliyetlerini yürüterek çeşitli söyleşi ve sunumlara ev sahipliği yapmaktadır. Bunların yanı sıra, 2017 yılından itibaren ODTÜ oryantasyon turlarında bir durak haline gelen Müze’mizde, Müzeler haftası boyunca ve ODTÜ şenlik haftasında öğrencilerimiz, "Arkeolojik Trivia" etkinliği düzenleyerek, Müze’nin tanıtımını yapmakta; ayrıca Müze, öğrenci topluluklarının düzenlediği "Treasure Hunt" oyununda önemli bir durak olmayı sürdürmektedir.

Son dönemde, Rektörlüğümüzün gerek Bilimsel Araştırma Projeleri fonundan sağladığı desteklerle gerekse Bilim Toplum faaliyetleri koordinasyon ofisinin verdiği destekle,  Müzenin ODTÜ değerlerini yansıtan özellikleri ön plana çıkaratarak, daha etkin bir eğitim, tanıtım, sergi, sunum ve dinlenme mekanı olarak geliştirilebilmesi için çeşitli çalışmalar başlatılmıştır. Bunların arasında, Müze’de rehber eşliğinde randevulu geziler, çocuklarla çeşitli programlar, sunumlar, kurslar, ODTÜ-GİSAM katılımıyla arkeolojik belgesel film gösterimleri ve eğitimleri sayılabilir.  

ODTÜ Arkeoloji Müzesi her gün 9:30-12:30 ve 14:00-17:00 saatleri arasında veya bu saatler dışında randevuyla ziyaret edilebilir.

İletişim için: 312 210 4232 or 4231

Web: https://muze.metu.edu.tr/


Frig Tümülüsleri


Koçumbeli


Yalıncak


ODTÜ-TAÇDAM ARKEOLOJİ MÜZESİ

2017-2018 Etkinlik Programı

i) TAÇDAM-GİSAM ortak çalışması: "Arkeoloji ve Film" konulu belgesel gösterimleri ve sohbetler her ayın üçüncü Perşembe günü saat 15:00-17:00 saatleri arasında gerçekleşmektedir.

2017-2018 Güz Dönemi’nin ilk etkinliği 26. Ekim.2017, 15:00-17:00  "Konuşan Taşlar" isimli belgesel gösterimiyle başlayacaktır. Ankara Kalesi’nin yapımında kullanılan devşirme taşların tanıtımı, tarihi ve çevre insanının yorumlarını içeren bu belgesel çalışmasını hocamız Thomas Balkenhol’un sohbeti eşliğinde izleyeceğiz. 

ii) 2017-2018 Güz Dönemi boyunca, Müze’de Ankara ve çevresinin arkeolojisi temalı çeşitli sunum, sergi ve geziler gerçekleştirilecek ve etkinlikler düzenli olarak web sitemizden duyurulacaktır. 

iii) Müze’de her Salı ve Perşembe günleri saat 10.00’da ve 14.00 saatleri arasında, ortaöğretim seviyesindeki katılımcılarla 2 saat süreyle rehber eşliğinde gezi ve drama, kil obje yapımı gibi çeşitli etkinlikler yapılmaktadır. Katılım için randevu alınması gerekmektedir.

iv) Müze farklı disiplinlerden herhangi bir konuda sergi, sunum ve bilim-toplum faaliyeti düzenlemek isteyen hocalarımız ve öğrencilerimize açıktır.


Çiğdem Atakuman Fotoğraf: Mehmet Turgut